14 Şubat 2018 Çarşamba

İş Yaşamı ve İnsanlarla Mücadele Üzerine

Çevrem, iş hayatında pek çok sıkıntı yaşayan hatta yaygın olarak yöneticileri ve çalışma arkadaşları tarafından mobinge uğrayan insanlarla dolu. Benim de yaşadığım bazı sıkıntılar var. Yaşanan sıkıntıların meslekten mesleğe çok da fark ettiğini düşünmüyorum. Öncelikle idarecilik görevini üstlenen insanlar ile aranızdaki mesafe, insani ilişkileri zorlaştırıyor. Koltuğu kaybetme derdi de idarecilerin başındaki en büyük bela sanıyorum ki. Şu ana kadar insani özelliklerini kaybetmemiş ve çalışanlarına tepeden bakmayan bir idareci ile tanışmadım. Onları iş dışında hiç ciddiye almıyorum, (işte de gerektiği kadar) iş dışında da onlarla bir arkadaşlık ilişkisi kurmuyorum. 

Gelelim işin çalışma arkadaşları kısmına. Kurumsal şirketler ya da benzeri yerler, her seferinde kurum politikalarından bahsederler. Fakat aynı işi yapan personellere dönüp baktığınızda her birinin birbirinden çok farklı olduğunu görürsünüz. Bu durumda da işe alım sürecinde kurumsal bir politikadan bahsedemeyiz. Ciddi bir politika olsaydı benzer kişisel özelliklere sahip insanlar seçilip uyumlu bir çalışma ortamı yaratılırdı. Çalışma arkadaşlarınızın bir kısmı genelde idareciler ile çok iyi geçinirler. Aralarında muazzam bir çıkar ilişkisi vardır. Bu tarz çalışanlar iş dışında da idarecilerle münasebette bulunmak konusunda oldukça ustadırlar. Amaçları ya bulundukları konumu sağlama almak ya da daha üst bir konuma ulaşabilmektir. Çalışma saatleri dışında da idarecilerin yanlarından ayrılmazlar, idarecilerinin sevgisi onlar için hayatidir, itaat ederler onlara sorgusuzca. Abartmıyorum, birebir yaşıyorum bu durumu. Bu tarz çalışanlar ile hiçbir şekilde iletişim kurmamanızı tavsiye ederim. Sonuçları pek de iyi olmuyor. Öğle ve akşam yemeklerini dahi birlikte yememeyi tercih edin, çay ve kahve saatlerinde, aralarda etraflarında olmayın. Zaten onları pek bulamazsınız, ottan boktan sebepler ile daima idarecilerin yanındadırlar. 

Bir diğer husus da whatsapp grupları. En nefret ettiğim uygulamaların başında geliyor, girdiğiniz iş yerinde bir sürü whatsapp grubuna dahil olmak zorunda kalıyorsunuz. İşten başka her şey dönüyor o gruplarda. Sevgili olanlar, çalışma arkadaşlarının ve idarecilerinin dedikodularını yapanlar, falanlar filanlar... Bu gruplarda sizi ilgilendiren konular dışında hiçbir şekilde yazmayın. Hatta yaptığınız iş buna müsaitse, mesainiz bittikten ve eve gittikten sonra telefonunuzu kapatın. Ben bir süredir böyle yapıyorum ve inanılmaz rahatım. 

Ait hissetmediğiniz bir ortamda çalışıyor olabilirsiniz, maddi kaygılarla işinizi bırakamıyor olabilirsiniz, ben de böyleydim. Çok iyi anlıyorum. En azından bir kısım insandan kendinizi uzak tuttuğunuzda daha korunaklı ve daha huzurlu bir iş yeri ortamı yaratabilirsiniz. Sanıyorum ki hangi sektörde ve hangi pozisyonda çalışırsanız çalışın birileri sizden daha fazla el üstünde tutulacak, birileri sizden daha fazla hırslı olacak, henüz olgunlaşamamış kocaman adamlar ve kadınlar ile tanışacaksınız. Aldırmayın, kendi duruşunuzu koruduğunuz sürece onlar ne yapıyorlarsa yapsınlar. Kesinlikle itaat etmeyin, o işi bileğinizin emeği ile aldınız. Gerektiği yerde itiraz edin, onlarla aynı fikirde olmak zorunda değilsiniz. Özgürlük alanınızdan taviz vermeyin. 

Velhasıl kelam iş yaşamı çok zor, hele ki şu öğretmen milleti daha da zor. Bazen çok bunalıyorum lakin öğrencilerimi düşündükçe biraz daha hafifliyorum. Umarım uzun süre mutlu olabileceğimiz işlerimiz olur, üretir üretir ve daha fazla üretir de daima huzurlu oluruz. 

2 yorum:

Dr.eamer dedi ki...

Kanayan yarama değinmişsin sevgili Çiklet..

Gerçekten son iki aydır anlattığın her şeyi yaşadım yaşıyorum. Çizgimi hiç bozmadım ancak çok yıprandım. Neticede sanırım iyi niyetim ve kurallara uygun olarak devam ettirdiğim hakkımı arama çabam sonuç verdi. Dün güzel bir haber aldım,ufak bir yer değişikliği ve iş arkadaşı değişikliği yapacağım. Umarım bu güzelliklere vesile olur,umarım senin için de işler huzurlu olduğun ve layık olduğun şekilde ilerler.

Beyaz Çiklet dedi ki...

Dr. eamer ;)

Çok iyi anlayabiliyorum seni, benzer şeyleri yaşıyoruz ne yazık ki. Ama güzel habere sevindiğimi de söylemek isterim, ferah ve huzurlu bir iş ortamın olsun bundan sonrası için :)