7 Şubat 2018 Çarşamba

Marş

Aynalı kahvenin önünden geçiyor, uzun bir etek topuklarına kadar. Kırmızı, mor, turuncu ve çeşitli çiçeklerin kumaş desenlere bürünmüş halleri ile kaplı bedeni. Ellerini saklayacağı bir cebi yok, permalı saçları yüzünün iki yanını da örtmüş. Kolunda bir çanta, güderi. Ayakkabıları biraz topuklu, eteğinin altında görünmez diye. Ali, onu Beyazlar lokantasında bekliyor, her zaman oturdukları yerde, cam kenarına bakmayan tek masada. Elleri üşüyor bugün Ali'nin, çehresi sert, söyleyeceklerini hesap ediyor. Dün gece odasında tekrar ettiği gibi, sanki dalgalı bir şiir ezberliyor. Balıkçı yaka kazağının altında iri fitilli bir kafide, kahverenginde. 

Aynalı kahvenin önünde erkekler resmi geçitte. Kiminin ellerinde davul, kiminin borazan. Çocuk bayramını kutluyorlar, sakallı, yaşlı erkekler. Bir kırmızı kazağına bakıyor bir de kahvenin önüne dizilmiş erkeklere. Ani bir rüzgarla eteği havalanıveriyor, bando İzmir marşını çalmaya başlıyor. 

Hiç yorum yok: