15 Ağustos 2016 Pazartesi

Yaşlı Gözler

Yaşlı Gözler, 1967 yapımı siyah beyaz Yeşilçam klasiklerimizden bir tanesi. Filmin baş rollerini Yıldız Kenter ve Cüneyt Gökçer paylaşıyor. Aynı zamanda filmin oyuncu kadrosunda Münir Özkul ve Kayhan Yıldızoğlu da yer alıyor. Yönetmen ise Ertem Eğilmez. 

Birbirine kırk yıldır büyük bir aşk ile bağlı olan bir anne ile baba. Ümran ve Ferit. Günün birinde ellerinde avuçlarında hiçbir şey kalmaz, ömürlük evleri yakında satışa çıkacaktır. Büyütüp yetiştirdikleri, evlendirip meslek sahibi yaptıkları çocuklarını bir araya toplarlar ve durumu izah ederler. Çocuklardan kiminin maddi durumu çok iyidir kimi ise orta hallidir. Lakin bir türlü anne ve babalarının kimin yanında kalacağına karar veremezler. İkisinin aynı hanede kalmasının aile bütçesine külfet olacağını düşündüklerinden, babalarının ayrı bir evde annelerinin ayrı bir evde kalmasına karar verirler. 

Baba ile anne bu duruma içerler lakin çocuklarına içinde bulundukları ruh hallerini, özlemlerini yansıtmamaya çalışırlar. Durumu kabullenirler ve birbirlerinden ayrı düşerler. 
Yıllarca bakıp büyüttükleri evlatlarının yanında bir sığıntı gibi yaşayan anne ile baba, bir gün tekrar İstanbul'da bir araya gelirler. O gün baba, tren yolculuğu ile Mersin'de oturan kızının yanına gidecek bir süre de onda kalacaktır. Anne ise eşine söylemez fakat yanında kaldığı oğlunun kendisini huzur evine yatıracağını bilmektedir.

Tren saatine kadar İstanbul'da hasret giderirler. Gençliklerine dönüp felekten bir gün çalarlar. Haydarpaşa'ya vardıklarında ikisini de derin bir hüzün kaplar. Tren hareket etmeden birbirlerine söylemiş oldukları sözler yürek burkar, gözleri doldurur: 

Ferit: "Ümran, eğer bir daha seni göremezsem şunu bilmeni isterim ki seninle çok mesut oldum."

Ümran: "Eğer ben de seni bir süre için göremezsem sen de bil ki, kırk yılımızın her dakikası birbirinden güzeldi. Dünyada senden başka hiç kimsenin karısı olmak istemezdim Ferit. Seninle her zaman iftihar ettim."

Ferit: "Ben de öyle..."

Ve tren kalkar, yerinde bir iç sızısı, yüzlerde dolu gözyaşı bırakarak...

Hiç yorum yok: