6 Mart 2019 Çarşamba

Dünya Hali

Uzun süredir bir şeyler yazamıyorum. Pek keyfim de yok açıkçası, her zamanki dertler, dünya ağrısı. Ayfer Tunç'un Dünya Ağrısı adlı kitabını okuduktan sonra bir arkadaşımla ne zaman dertleşsek hep bu tabiri kullanıyoruz; pek dokunaklı bir o kadar da naif. 

Mart ayı çok yoğun geçiyor, bir sürü program, okulda bir sürü aşağılamaya maruz kalmak, emeğin her gün daha da fazla sömürülmesi, bitmeyen kaygılar, bitmeyen uykular, okunmayan kitaplar derken bu ayın benim için pek de iyi geçmediğini söyleyebilirim. 

Çok iyi bir okuldan görüşme teklifi aldım demiştim. Görüştük, çok da güzel geçti. Düşündüğümüz birkaç adaydan birisiniz, size bir ay içerisinde geri dönüş sağlayacağız demişlerdi. Ne yazık ki diğer adayla devam etme kararı almışlar. Çok da üzülmedim esasen, birkaç dakikalık bir burukluk yaşadım sadece. Kısmete inanan biriyim, olmayacağı varmış deyip yoluma devam edeceğim. Tanımadığım diğer öğretmen arkadaşım için de çok sevindim, hayatına mutluluk katmıştır bu haber umarım. 

Bir yorgun, bir bitkin halim yine. Hafta sonunu iple çekiyorum, her ne kadar yazılı hazırlamak gibi bir ton ıvır zıvırla geçecek olsa da hafta sonum; yine de o boğucu gürültüden uzak evimde olmak bana iyi hissettiriyor. Mart'ın bir çabuk gitmesini, yok olmasını bekliyorum. 

2 yorum:

Kim Bilir dedi ki...

Bugün babam vefat edeli tam bir yıl oldu. Babamla hiç samimi olmadık. Öldü diye de öyle çok fazla üzülmedim açıkçası. Ergenlik zamanlarım onun yüzünden borçlar, hacizlerle geçti. Bizi hiç umursamadan iki yıl eve gelmedi, memlekette kaldı. Bir gün borçtan elektrik kesilir, bir gün su kesilir. Yaşanmışlıklar her zaman bir iz bırakıyor insanda. Ben de bedelini yıllardır kullandığım antidepresanlarla ödüyorum. Ama şimdi durumumuz iyi. Bir de üstüne babamın maaşı da anneme kaldı. Mutlu muyum? Evet mutlu ve huzurluyum. Tek eksik yanım bir ilişkimin olmaması. Yalnız olmam. Geçtiğimiz sevgililer günü nedense diğerlerinden daha bir buruk geçti. Sonrasında arkadaşlık uygulamasından biriyle tanıştım. Enerjimiz öylesine uyuşmuştu ki, onunla yazışırken zaman su gibi akıyordu. Birkaç gün ayaklarım yere basmadı. Hiç yaşamadığım duygular hissettim. Daha önce platonik aşklarım olmuştu hep. Sonra birdenbire görüşmeyi bitirdi. Şimdi ise yavaş yavaş bunu atlatmaya çalışıyorum. İnsanlar çok tuhaf. Anlaşılır gibi değil. Anlamaya da çalışmayacağım. Yine de sahip olduklarımla mutluyum. Yaşamaktan keyif alıyorum ve içim huzur dolu.

Beyaz Çiklet dedi ki...

Kim Bilir,

Hayat hep döngüsel sanırım. Çekilen sıkıntılar ve sabır karşısında güzellikler gelebiliyor. İnişli çıkışlı bir yolculuk. Sizin adınıza çok mutlu oldum, umarım anne ve oğul huzurunuz daim olur. İnternetten tanışma programlarını bilmiyorum. İnternetten tanışılan biri ile de nasıl bir birliktelik kurulur emin değilim. Hiç sağlıklı olmasa gerek. Önemli olan iç huzur bence, bir yerden sonra çoğu insan bunu arıyor. Bir ya da iki kişilik bir hayat, önemli olan huzurlu hayat. Bol olsun.