3 Ocak 2017 Salı

Blogger'da 9. Yılım

Tam dokuz yıl önce başlamış blog yazma maceram. 2008 yılında. O zaman henüz 16 yaşında, lise ikinci sınıf öğrencisiydim. Annem o dönemde fabrikada çalışıyordu, bana bilgisayar alabilmek için aylarca para biriktirdiğini anımsıyorum, çok sevinmiştim. Memleketteki evimizin üst katındaki odama kurmuştuk, hatta o gün okuldan erken ayrılmıştım, bilgisayarımı ve internetimi kurmaya gelecekler diye. Sonra annem yine para biriktirip bir genç odası takımı almıştı bana. 

Bilgisayar kurulur kurulmaz yaptığım ilk şeyin elektronik bir günlük tutmak olduğunu hatırlıyorum yani yine bana heyecan veren en önemli hadiselerden biri yazmakmış o dönemde de. 

İlk yazılarıma dönüp baktığımda yaşımın vermiş olduğu özellikler neticesinde epey ergen, farklı olma çabaları içerisinde, yaşından büyük kitaplar okuyan, iddialı cümleler kuran ve rocktan heavy metale kadar çeşitli müzikler dinleyen tam bir liseli görüyorum. Neyse ki bu dönemler gelip geçti, okuduk, öğrendik, yaşadık ve yaş oldu 25.

Şimdi geriye dönüp baktığımda tebessüm ederek anımsıyorum o günleri. Küçük bir kasaba, kendi dünyasında, kendinden başka dünyaları tanımaya çalışan, her şeyden önce kendini tanımaya çalışan genç bir erkek. 

Dokuz yıldır aralıksız yazıyor olmam çok mutlu ediyor beni, hala bilgisayarımın karşısına geçtiğimde heyecan duyuyorum, yazacağım şeyleri önceden planlıyor ve bununla ilgili ufak notlar tutuyorum kenara. Bu arada ilk yazmaya başladığım masaüstü bilgisayarım hala memleketteki evimizde, üstelik aynı yerde duruyor, artık çalışmıyor olsa da.

Peki neden "beyaz çiklet?" Pek çok şeyi anımsıyorum, ne yazık ki bu konu hakkında net bir şeyler hatırlayamıyorum. Sanırım o dönemde "beyaz çiklet" adında ya da içinde "beyaz çiklet" geçen bir şiir yazmıştım. Çok sonraları öğrendim "beyaz çiklet"in bir balık türü olduğunu. Ne tesadüf, ben de pek alık, balık gibi bir insanımdır ya!

Yazma serüvenim benim dışımda gelişen bir aksilik olmazsa devam edecek. Bir ergenden genç bir yetişkine doğru dönüştüğüm, değiştiğim süre boyunca yazı kültürüm de değişiklik gösterdi. Artık daha sade, kültür sanat ağırlıklı yazar oldum, özel hayatıma dair paylaşımlarım ise oldukça sınırlı hale geldi. Bu çizgiyi seviyorum, böyle devam etmesini temenni ediyorum. 

En uzun yaşayan "beyaz çiklet" olma yolunda ilerliyorum sanırım, aman zeval gelmesin. Tahtalara vuralım. 

5 yorum:

Satır Arası dedi ki...

İyi seneler.
Veee bloğunuzun 9.yılı kutlu olsun. Bende çok severek yazıyorum yazılarımı.
Başlarda çoğunluk beğendiğim özlü sözleri vb..paylaşıyordum..sonra sonra daha hayata dair yazılar yazmaya başladım.
Sevgiler, iyi geceler.. :)

Ogaybende dedi ki...

Naha Nice 9' lara.

Tebrikler...

Beyaz Çiklet dedi ki...

Gülşah Şahin :)

Ben de iyi seneler dilerim size, teşekkür ederim. Yazmak, en güzel eylemlerden biri olsa gerek, blogunuzu da ziyaret edeceğim muhakkak. Sevgiyle kalın :)

O Gay Ben de;)

Çok teşekkür ederim, umarım daha dokuz yıllar görür ve burada yaşlanırız :)

Büyülü Ayraç dedi ki...

İyi senelerrrr =) 9 yıl gerçekten uzun bir zaman. Ben de 4. yılıma girdim diye seviniyordum geçenler de. :D Umarım nice yılların olur, sevgilerle =)

Beyaz Çiklet dedi ki...

Büyülü Ayraç ;)

Ben de iyi bir yıl dilerim, dört yıl da az buz bir zaman değil, yoğun bir emek işi gerçekten tebrik edilesi :)) Sevgiler :)