26 Şubat 2012 Pazar

Güneş'e

Bu hafta sonu Ece Temelkuran'ın imza günü vardı.Birkaç kitabımı imzalattım ve bir iki kelam ettim.Heyecanıma da yenik düştüm elbette,fobim mi var ne.Ardından Pierre Loti tepesine gittik ve osmanlı macunu yedik,kısa bir teleferik seyahati ile gezimizi sonlandırdık.

Aynı şekilde hayat,izlediğim rutin diziler ve bitirmek için okuduğum kitaplardan ibaret.Göz yorgunluğu bazen,bazen de dil yorgunluğu.İnsanoğlu bir garip,kırıcı.Saflığımız tamamiyle suç unsuru olabiliyor,ben yokum.

Bazen okula gitmeyi sevmiyorum,arkadaşlarımı özlüyorum.Bazen de hayatta ne çok şey yapıyorum,zorunda olduğum için diye düşünüp üzülüyorum.Ya da profiterol alıyor sevdiğim her şey düzeliyor.

En iyisi yaz ayının gelmesi,sıcağı sevmem.Fakat kendimi eve kapatıp tüm yaz film izlemek gibisi yok benim için.Arada güneşe de gösteriyorum yüzümü.Sadece güneşe.

Hiç yorum yok: