13 Haziran 2013 Perşembe

Train De Vie


Türkçesi ile "Hayat Treni" 1998 yapımı bir Fransız filmi.Yönetmenliğini ve senaristliğini Radu Mihailenau'nun yaptığı müzikleri ise Goran Bregoviç'e ait olan bir dönem filmi.
Nazi soykırımı başladığı sırada uzak bir köyde yaşayan bir grup Yahudi'nin kendi çabalarıyla bir tren yapıp Filistin'e gitme hikayelerini anlatan,yolda da Romanların Hindistan'a gitmek üzere kendilerine katılmasıyla seyreden güzel bir film.Yer yer Komünizme de göndermeler yapılmış,olaylar hem duygusal hem de eğlenceli bir dille anlatılmış.

Lional Abelanski'nin canlandırdığı ve filmin başrollerinden olan akıllı deli Schlomo'nun birkaç repliği beni çok etkiledi.

"Tanrı varmış yokmuş bunun ne önemi var ki ? Hiç kendinize sordunuz mu ? İnsanlık diye bir şey var mı yok mu diye ?
Tanrı insanoğlunu suretinden yaratmış.Ne güzel.Schlomo,Tanrı'nın resmi.Ama bu sözleri Tevrat'a kim yazmış ? İnsanoğlu,Tanrı değil ! İnsanoğlu bir şekilde kendisini Tanrı'nın yerine koymuş.Belki de böyle olmasını Tanrı'nın kendisini istemiştir.Ama insanın,Tanrı'nın oğlunun her şeyi yaşayarak öğrenmesine Tanrı karar vermiştir.İnsanoğlu korkularından kurtulmak için Tevrat'ı yazmış.Tanrı falan pek umurunda değilmiş.Tanrı'yı sevmesek de ona dua ederiz.Ya da daha ötesi,dünyevi varlığımıza yardım etmesi için ona yalvarırız.Tanrı bizim umurumuzda değil.Biz sadece kendimizi düşünüyoruz.Aslında soru Tanrı'nın var olup olmadığı değil."Ben var mıyım"? Soru bu.
"Ben!"

Scholomo'nun filmin sonunda söylediği güzel şarkı;

Köyüm köyüm güzel köyüm
Beni unutma güzel köyüm
Bir gün bir trene binip
Uzaklara gideceğim

Köyüm köyüm güzel köyüm
İnsan manzaralarını unutma
Beni hayata bağlayan şey bu
Ne delilikti ama
Ne harika bir delilik !

Hiç yorum yok: