26 Haziran 2017 Pazartesi

Maurice Blanchot: Karanlık Thomas


"Anne'ın hala sevdiği her şeyin -sessizliğin ve yalnızlığın- adı geceydi. Anne'ın nefret ettiği her şeyin -sessizliğin ve yalnızlığın- adı da geceydi. Birbiriyle çelişen terimlerin bulunmadığı, acı çekenlerin mutlu olduğu, beyazın siyahla ortak bir özde buluştuğu mutlak gece. Yine de bu gecede karmaşa yoktu, canavarlar yoktu; bu gecenin karşısında, her zaman göz kapaklarının kapanarak kendisi için meydana getirdikleri kişisel geceyi gözlerini yummadan buluyordu. Bilinci yerinde, zihni açık olarak, kendi gecesinin geceye eklendiğini hissediyordu." 
karanlık thomas ile ilgili görsel sonucu
Karanlık Thomas, Maurice Blanchot'nun 1941 yılında yayımlanan ilk kitabı. Bu aralar Metis Yayınlarından okumalar yapıyorum, daha önce de belirttiğim gibi Kadıköy Kitap Günleri kapsamında Metis standından birkaç kitap edinmiştim. Elimdeki son kitaptı Karanlık Thomas. 

Karanlık Thomas anlatı niteliğinde bir kitap. İçerik olarak Thomas'a odaklanılmış olsa da diğer bir karakter olan Anne ile ilgili kısımlar da bir hayli fazla ve Thomas kadar çarpıcı. Bir var oluş ve yok oluş soyutlamasının orta yerinde duruyor eser, Thomas'ın var oluşunu keşfi ve bunu hemen ölüm ile soyutlandırmasından ibaret aslında bu derin mevzu. Bahsettiğim üzere yer yer Anne giriyor sahneye, Thomas'a hem aynı hem de çok farklı bakıyor. Her ikisinin düşünceleri bir yerde birleşiyor ve buluşma bir nevi kendini yok ediyor. 

Eserin sonunda yazarın "Edebiyat ve Ölüm Hakkı" isimli bir yazısına da yer verilmiş. Aynı zamanda bir sonraki bölümde Jean Starobinski'nin "Karanlık Thomas'yı Okuma Denemesi" adlı yazısı yer alıyor. Bu bölümleri es geçmemenizi tavsiye ederim, zira eseri anlamanıza yardımcı olacaktır. 

Hiç yorum yok: