Bu hafta sonu iki gün tatilim var diye sevinmiştim lakin nezle oldum. Sürekli burnum akıyor, başımda bir ağırlık. Temiz hava iyi gelir diye annemle yürüyüşe çıktık, ne mümkün yine aynı akıntı. Bu hafta sonu da böyle geçecek anlaşılan.
Hazır dışarı çıkmışken kendime pek sevdiğim kapsül filtre kahvelerden aldım. Almak isterseniz tchibo'nun kahve makinelerinden çok ama çok memnunum. Uzun yıllardır kullanıyorum. Güzelce kahvemi içip biraz müzik dinledim, sürekli burnum aktığı için bir şeyler okuyamıyorum. Hafta içi yazılıları okumuştum, hafta sonu dinlenirim diye. İyi etmişim erken okumakla, en azından hastalığı evde hafifletebileceğim.
Sefiller'in tam metnini okumak istiyorum ne zamandır. Yakın zamanda çekilmiş bir mini dizisine rastladım. Dayanamayıp biraz izledim, güzel bir yapıma benziyor. Toparlanabilirsem izleyeceğim.
Apartmandaki karşı komşularımız yaşlı bir amca ile teyze. Kayserililer. İkisi de çok tatlı, amca hep fötr şapkası ve takım elbisesi ile geziyor. Kulakları pek duymuyor. Teyze ise çok bakımlı, türlü türlü ipekli elbiseleri ve süsleri var. Ara sıra annemi kahve içmeye davet ediyorlar, bana da bey diye hitap ediyorlar çok utanıyorum. Amcanın kulakları zor işittiği için teyze evin içinde sürekli bağırarak konuşuyor, mutfaklarımız bitişik. Aralarındaki diyaloglar zaman zaman oturduğumuz yerden bize de tebessüm ettiriyor. Teyze, amcaya sürekli "hacı efendi" diye sesleniyor. Elli yılı devirmişler. Bu sabah çöpü dökmeye çıktığımda onları gördüm, ne güzel insanlar diye geçirdim içimden. Birlikte bir ömür, iyisiyle kötüsüyle. Buradan taşınınca ikisini de hiç unutmayacağım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder