Bugün porselen desenleme kursumun ilk günüydü. Önceden hazırlamış olduğum malzemelerimle birlikte koştur koştur kursa gittim.
Çok sevimli bir hocamız var, önce kendisinin desen dosyasından bir desen seçtik. Ardından ben seçtiğim deseni aydinger kağıdı üzerine geçirdim. Aydinger kağıdından da, karbon kağıdı aracılığı ile özel bir kalem ile porselene geçirdim. Sonraki aşama ise porselene geçirilen desenin üzerine kontür çekme. İtiraf etmeliyim ki bu kısım epey meşakkatli. Seçtiğiniz desen ile birlikte kontürün de süresi uzayıp kısalabiliyor. Ben çok basit bir kaftan deseni ile başladım. Hocamın yardımı ile boyamızı ezip sıvılaştırdık ve kontür kalemi ile çalışmaya başladık.
Kaftanı porselen üzerine geçirdikten sonra hocam bir çalışma daha yapmamı istedi. Bu sefer seramik üzerine bir desen çalışması yaptık. Bir kadırga seçtim. Yüksek lisans tez konumun bir kısmını denizcilik oluşturduğu için, deniz temalı bir desen seçmek istedim. Yaptığım bu ikinci çalışma hocamın yardımları ile ilkinden daha güzel oldu.
Porselenimi ve seramiğimi fırınlanmak üzere hocama teslim ettim, bir sonraki hafta boyama işlemlerine geçiş yapacağız.
Bana çok keyif verdi porselen desenleme. Öncelikle Caferağa Medresesi'nin, Mimar Sinan'ın bu şahaser eserinin dinginleştirici bir etkisi var. Medrese avlusunda sabah kahvemi yudumladım, serin serin oturdum, kurs arkadaşlarımla minik sohbetler ettim. Kurs merkezinden herkes çok ilgili ve güler yüzlü. En tatlısı da, ziyarete gelen turistlerin bizi çalışırken izlemeleri, tebrik etmeleri. İnsanı motive ediyor.
Huzurun türlü biçimleri olduğuna inanıyorum. Bu deneyim de onlardan biri. Daim olsun.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder