Nedense bu aralar pek yorgunum, hiçbir şey yapmak istememe hali. Tüm hafta sonunu evde geçirdim, üstelik boş boş hiçbir şey yapmadan. Azıcık bir şeyler okuyayım dedim yine kapakları kapatıp kitapları raflara yerleştirdim. Çalıştığım kurumdan yaz tatilinde ayrılacağım için belki de onun rehavetini yaşamaya başladım. Şöyle uzun bir tatil istiyorum, başımda bir müdür yardımcısı olsun istemiyorum, samimi olsunlar istiyorum. İş ile ilgili dertler hiç bitmeyecek sanırım hayatımız boyunca. Sessiz kalmak da bir çözüm değil. Neyse.
Neyse demişken hazır, Neyse'nin Akustikhane performansını dinlediniz mi? Çok güzel olmuş, iki haftadır aralıksız dinliyorum. Selim Kırılmaz'a olan hayranlığım her geçen gün artıyor. En azından bu aralar o avutuyor beni.
Bir de çok saçma bir şey yaptım, sakallarımı kestim! İki senedir kesmediğim sakallarımı kısacık kesiverdim, nasıl bir üzüntü anlatamam! Lise öğrencisine döndüm, bir formam eksik. Hiç ama hiç hoş olmadı, bir an evvel uzarlar umarım. Dün organik hindistan cevizi yağı bile sürdüm, vallahi. Neden önemsiyorsak bu kadar kılı tüyü? Hiç.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Hiç!
Çok empati kurduğum bir yazı olmuş..biraz dinlen sevgili Beyaz bu şehirde yıpranma payı ve gelecek endişesi asla bitmez.
Dr. eamer ;)
Çok doğru söyledin, bu şehirde gerçekten bitmeyen bazı bazı durumlar, ruh halleri var. Dinlenmek gerek uzunca belki de.
Yorum Gönder