Başının ardına düşen perdenin aklığı baskınlaşıyordu.
Genç adam baktı; gözlerinden acılı bir şeylerin aktığını gördü genç kadın.
-Sizi üzmek istemezdim, dedi.
-Hayat üzüntülerden, sevinçlerden kaçarak yaşanmaz ki... Beni üzecekseniz üzün. Beni üzdüğünüzde, yakınım olacaksınız demektir."
1982, Şubat
İstanbul-Şişli
Yukarıda alıntı yaptığım bölüm, kitaba ismini veren "Gecenin Öteki Yüzü" adlı öyküden. Uzun bir öykü, duygu dolu bir anlatım. Füruzan'ı her okuyuşta hissettiğim başkalık duygusu tarifini mümkün kılamıyor bazı şeylerin. Yazmanın içinin boşaldığı böyle bir dönemde, dönenip durup Füruzan okumak beni gerçek hislerle tanıştırıyor. Tanış olmadığım insanlar tanıyorum. Belki de gerçek hayatta olduğundan daha fazla dostum var edebiyatta.
Usulca gideyim şimdi. Bilhassa kitapta yer alan bu son öykü olan "Gecenin Sonuna Yolculuk" adlı duygu selini içime sindireyim iyice. Sonra bu yaz gecesinde yatağıma çekilip derin bir uykuya dalayım herkesten gizlice.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder