Bir süredir öykü yazıyorum, sanırım bir yıl oldu. Yerli öykü yazarlarını mümkün mertebe okumaya, onların yazın dünyalarını, biçemlerini, kurgularını tanımaya çalışıyorum. Aslında onlardan etkilenmeye çalışıyorum, çalışmıyorum da, okuyunca, kendiliğinden etkilenmiş oluyorum.
Ayfer Tunç bir röportajında, yazmak için önce okumak gerektiğini söyler, bol bol okumak, iyi edebiyat okumak, ve ekler, etkilenin der, etkilenmeden yazamazsınız.
Bu hafta sonu yolum Sine Ergün ile kesişti, son öykü kitabı olan Baştankara'yı okudum. "Uzun Yol" adlı hikayesinden sevdiğim, etkilendiğim bir bölümü paylaşmak istiyorum:
"Uyandıklarında kadın konuşkan adam suskundu. Bütün sevdiğim kitapları başkasına verdim, dedi kadın, Sevdiğim hiçbir şeyi başkasına vermedim, dedi adam.
Kadın, Buradan sonra patika yok olacak, dedi, nereye gideceğimizi seçmek zorunda kalacağız. Sen başka yöne, ben başka yöne gitmek isteyecek. Nereye gittiğimizin önemi olmayacak, önemli olan ayrılmamamız. Patika kaybolacak, dedi adam, ben başka yöne sen başka yöne gitmek isteyecek. Yollarımız ayrılırsa ayrılacak. Önemli olan nereye gittiğimiz."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder