6 Kasım 2016 Pazar

Nahid Sırrı Örik: Kıskanmak

"Kıskanmak... Seniha'nın yüreğinde ilk beliren, kendisini ilk duyuran ve hemen her gün daha fazla gelişip büyüyen his bu olmuştu. Halit'le aralarında sekiz yaş vardı ve onu kıskanmadığı zamanı hiç bilmiyordu. Hayatının en eski, en bulanık ve silik hatıraları arasında bile bu kıskançlık her şeye hükmeden bir yer tutuyordu..."

***

"Adeta ağır bir hastalıktan kurtulmuşların nekahet devrinde kendi nefislerine aşık oldukları gibi bir haleti ruhiye içinde yalnız kendini düşünüyor, kendini seviyordu." 


Nahid Sırrı'nın "Kıskanmak" isimli romanı, hatırlarsınız ki Zeki Demirkubuz tarafından filme çekilmişti. Filmi izlemeden önce ne yazık ki Nahid Sırrı'yı tanımıyor idim. Artık vaktinin geldiğini düşünerek yoğun tempomun içerisinde Nahid Sırrı külliyatını okumaya karar verdim. Seçtiğim ilk eseri ise külliyatının en meşhur romanı "Kıskanmak" oldu pek tabii.

Kitaba başlamadan evvel, Enis Batur'un kaleme almış olduğu "Tutkunun Negatif Çehresi Üzerine Kanlı Bir Divertimento" isimli yazıyı okumanızı tavsiye ederim. Batur, romanı çok geniş bir perspektiften ele alıyor, hatta yer yer Freud'un psikanalizinden yola çıkarak roman kahramanları hakkında küçük analizler de yapıyor. Hakikaten çok kıymetli bir yazı olmuş. 

Romanın içeriğini uzun uzun anlatmayacağım. Seniha karakteri beni fazlası ile etkiledi hatta biraz mübalağa ederek ve arabesk bir söyleme dalarak ifade etmeliyim ki parçaladı, ezdi geçti. Yıllardır içinde büyüttüğü kıskançlık, yok sayılma, çirkinlik, önemsenmeme ve adeta kendisini dış dünyaya kapama durumu, Seniha'nın haleti ruhiyesi üzerinde nasıl zuhur etmiş, roman boyunca hayretler içinde kaldım. Tüm bu negatif duyguları bünyesinde aynı anda barındırabilen Seniha'nın Mükerrem ve Halit karşısında benimsemiş olduğu tutum fevkalade çarpıcı. Ki belirtmeliyim, film de bende roman kadar güçlü bir etki bırakmıştı. 

Nahid Sırrı Örik edebiyatımızın keşfedilmemiş kalemlerinden biri. Eşcinselliği, eserlerindeki güzellik ve çirkinlik kavramlarını bu kadar net, keskin ve sonsuz bir biçimde ele alışı, hem Osmanlı Devletini hem de Cumhuriyet'i görmüş, her iki sistemin içinde yaşamış bir biri olarak hayata ve ülkeye bakış açısı, bence onu edebiyatımız nazarında çok mühim kılıyor. 

Külliyatından ikinci seçimim ise "Kozmopolitler" adlı kitabı oldu. Geç de olsa kendisi ile tanıştığım için pek mutlu ve şanslı sayıyorum kendimi. 

Kendisinin eserleri Oğlak Yayınları tarafından basılıyor. Aynı zamanda filmde Seniha karakterini canlandıran Nergiz Öztürk, Antalya Altın Portakal Film Festivalinde en iyi kadın oyuncu ödülünün sahibi olmuştu. Filmi izlemeden önce eseri okumuş olsaydım, kesinlikle Nergiz Öztürk'ün canlandırdığı gibi bir Seniha tasavvur ederdim zihnimde. Sözün özü, dev bir eser ve başarılı bir film. 

Hiç yorum yok: