İstanbul'da bir devlet üniversitesinin eğitim bilimleri enstitüsünde tezli yüksek lisans yapıyorum. Bir yandan çalışırken bir yandan yüksek lisans yapmak oldukça zor. Lakin insana enteresan bir enerji ve bilgi birikimi kattığı da bir gerçek. Çok yoruluyorum ama halimden memnunum.
Geçtiğimiz yaz ders aşamasını tamamladım. Ardından tez konusu belirlemek ve tez önerisi yazabilmek için epey uğraştım. Sadece ben değil, tüm bölüm arkadaşlarım emek verdi. Geçtiğimiz günlerde tez önerilerimiz enstitü tarafından reddedildi. Elbette bir hayal kırıklığı yaşamadık değil. Çünkü zaten özgün bir tez konusu bulmak bile başlı başına bir sorunsal.
Bugün tez önerimi düzenledim, eksiklerimi tamamladım ve yeniden teslim için okula gittim. Her şey tamam, bütün hocaları tek tek turlayıp imzalar attırdım, danışman hocamla tüm evrakları tamamladık derken hepsinin üzerine bir güzel kahve döktüm. Tekrar evrak toparlamam, çıktıları alıp dosyalamam bir saatimi daha aldı. Üstelik bir de çalıştığım okula yetişmek zorundaydım. Bu telaşın içinde işlerimi tamamladım ve koştur koştur okula geldim.
İstanbul'da hayat hep koşturmaca. İnsana soluk alacak vakit bile kalmıyor bazen. Nihayet tez önerim kabul aldı ve onaylandı. Ben önerimin onaylanacağını düşünerek birkaç aydır tezimin bir kısmını tamamlamıştım zaten. Şimdi resmi olarak tez yazma olaylarına cümleten başlayabilirim. Umarım sonunda ortaya kaliteli bir iş çıkar ve emeklerimin karşılığını alırım. Okumak eyleminin benim için her daim baki kalmasını temenni ediyor ve teze gömülmeye devam ediyorum.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder