30 Haziran 2010 Çarşamba
Aldım Verdim Ben Seni Yendim
20 Haziran 2010 Pazar
Ağır Roman,Bizim Mahalle,Apış Arası İki Dedikodu
Valla abi açıcaksın Sakin’den “Edepsiz Komedya’yı” başlayacaksın yazını yazmaya.Bol köpüklü olsun istiyorsan mahalle hatıraların bu satırlarda.Alacaksın önüne Metin Kaçan’ı,açacaksın sararmış sayfalar arasından Ağır Roman’ı.
Hepten zorba bu dünya anladık.Ama bu insanların yaşama derdi ne onu hala çözemedik.Misal şimdi çözeceğim bu koftiden fahişe durumu.Nasıldır bizim mahalle?Annemin çocukluğu burada geçmiş.Dedem erkek evladı olmayınca en küçük numara olan annemi erkek bellemiş.Saçlarını kestirirmiş erkek tıraşı.Giydirirmiş gömlek.Kahveye götürür sevmediği adamlara küfür ettirir sonra gazoz ısmarlarmış anneme.Böyle hipnoz bi vaziyette gayet hanımefendi yetişmiş annem o ayrı konu.Hem adamdır hem insanın aklını başından alacak kadar gayet kadın.Şimdi çok yaşlı var bizim mahallede.Eski evler var burada hep.Rumlar yaşarmış zamanında.Bir gün erken davranınca Türkler,öldürmüşler buralardaki Rumları.İşte o Rum evlerinde birinden yazıyorum bu yazıyı bizim evden.Çok severim ben burayı be.Merdivenlerden paldır küldür inerim her gün.Mesela oturma odamızda duvarın içinde ayna vardır.Sonra eski lambaları koyacak raflar,eski dolaplar,küçük pencereler,çıkmalar falan filan.
Zengin evlatları bilmez.Mahalle karıları hep kavga halindedir buralarda.Vay cadaloz sen benim telefonumu çaldır çıkar nereye sakladın,bakayım kıçına diye bi girerler birbirlerine cümbür cemaat kavga.Arada polis gelirse hemen eve kaçarsın bu bi kuraldır.Maksat seni şahit yazdırmasınlar çaktın?Gülazerim benim be heytt..
Herkes kavgalıdır,karılar gece birlere kadar sürterler kapı önlerinde.Çekirdek çıtlayıp çay içerler.Atletli erkek müsvetteleri de karıların arasında oturur dedikodu dinlerler.Yani anlayacağınız herkes çoktan unutmuş dünya dedikleri şeyi.
Sadede gelince her dümbelek mahalle gibi bizim mahallenin de vardır bi Gıli Gıli Salihi,Puma Zehrası,Gaftici Fethisi,Fil Hamiti,Kahveci Orsosu var da vardır.Öyle apış arası suyuyla kafanın ıslandığı bi anda başlamaz hikaye ama hala devam eder.Her hikayenin sonu ayrı bi güzeldir.Mazisinin çorabı delinmiştir burada hayal kuran herkesin.Çocukları apartman denen kuru kutuların içinde büyütmeyin,salıverin Kolera Sokağına olmadı götürün evdeki banyo yerine bi Roman mahallesi hamamına.Okul boyamıştık Biga’da Roman Mahallesinde,ne güzel gündü be.Haa,yazıma son vermeden kendi salladığım bi şiirler son vereyim.Bu şiiri Türkçe finalinde okuyacaktım ama kalmayı göze alamadım.
Zihnimde teneşirle paklanamamış bi mahalle
Teyzemin yanları ağrıyor yine
Kapatmış kapıyı,çekirdekten bıkmış Süheyla nine
Obur kedi tavan arası
Güneş desen mahallenin en sarışını en havalısı
Zekayi abi sarhoş gene zil zurna
Bir zar sanki umutlarımız
Attıkça yaşıyoruz düşeşe beş kala.
Düşeşe beş kalmayalım efendim,kıçı açık bi dünya işimize yaramaz.
17 Haziran 2010 Perşembe
The Only Exception
Bakıyım saate.Gecenin üçü ve ben hala ayaktayım.Dedim bu saatte en güzel ne yapılır.Ya film izlenir,eğer izlenecek harika bir filminiz yoksa elbette blog açılır ve yazı girilir.